Promosyon Show İstanbul Açılış Konuşması – 26-09-2019

Promosyon Show İstanbul Açılış Konuşması – 26-09-2019

Değerli katılımcılar, Kıymetli misafirler,

Sizleri PROMASİAD adına saygıyla selamlıyor, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Promosyon Show İstanbul Fuar’ının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Fuar vesilesi ile yurtiçinden ve yurtdışından katılım sağlayan siz değerli misafirlerimize de ayrıca hoş geldiniz diyorum. Sektörel fuarlara ilginin azaldığı böylesi bir dönemde, oldukça yoğun bir katılımla Promosyon Show İstanbul Fuarı’nın açılışında sizlerle birlikte olmaktan dolayı duyduğumuz memnuniyeti de bu vesile ile ifade etmek isterim.

Değerli misafirler,

Promosyon sektörü, tanıtım ve reklam mecraları arasında gün geçtikçe ağırlığını artıran özelliği ile yükselmeye devam ediyor. Promosyon ürünleri, hedef kitlesine çok rahat şekilde ulaşabiliyor ve tüketicinin özel hayatında kendisine olabildiğince geniş bir yer bulabiliyor. Günlük hayatımızda kullandığımız not defterleri, kalem ve ajandalar; taşıdığımız çanta, sürekli yanımızda bulundurduğumuz anahtarlıklar, zamanı öğrenmek için başvurduğumuz duvar saatleri, kol saatleri, hayatımızı kolaylaştıran mobil şarj cihazları, vb. birçok ürün hayatımızın her alanında bizlerle birlikte. Promosyon ürünleri; bu anlamda verilecek marka mesajını ve tanıtım imgesini, tüketicinin hayatının içerisine oldukça sıcak bir şekilde taşıyabilen rakipsiz bir reklam mecrası olmaya devam ediyor.

Özellikle daralan ekonomi şartlarında tanıtım ve promosyon ürünleri; dergi, gazete, televizyon ve açık hava gibi yüksek bütçeli reklam mecralarından önemli bir pay alabiliyor. Promosyon ve tanıtım ürünlerinin etkisi dünyada ve ülkemizde alternatif bir reklam mecrası olarak giderek artıyor.

2014 yılında 2 milyar 274 milyon olan yıllık gazete ve dergilerin toplam tirajı 2018’de yüzde 40 azalarak 1 milyar 238 milyara geriledi. Buna karşılık sektörümüz gelişmesine ve büyümesine devam ediyor. Sektörümüz 2009-2018 döneminde, 2018 yılı hariç tutulduğunda sürekli olarak büyüme eğilimde olmuştur. Geçtiğimiz dört yılda promosyon sektörü yüzde 33 oranında büyüme sağlamıştır.
Son üç yıl içinde yükselen döviz kur artışları ve ithalata getirilen ek yüksek vergiler sektörümüzün ithalat ağırlıklı yapısını üretim odaklı bir yapıya dönüştürdü. Bu dönemde sektörümüzün hemen her alanında üretim yatırımları arttı ve artmaya halen devam ediyor.

Sektörümüzün çok güçlü bir ihracat potansiyeli taşıdığına inanıyoruz. Birçok ürün dalında bugün Çin ile rekabet edebilecek işletmelerimiz var. Şirketlerimizin ihracat altyapısı sağlamalarını ve dış pazarlara odaklanmalarını oldukça önemsiyoruz.

Fakat yurtiçi piyasalarda geçen yıldan bu yana yaşanan ciddi daralmaya bağlı olarak hemen her işletmemizde ihracat düşüncesi oluşmasına rağmen, sektör olarak yetersiz kaldığımız gerçeğini de kabul etmemiz gerekiyor. Çok uzun yıllar ithalatın sürüklediği bir sektör olarak kalan promosyon sektörü, dış pazarlara açılma konusunda düşünce geliştirememiş, kapalı bir sektör olarak kalmış ve ihracat kabiliyeti kazanamamıştır.

Bu vesile ile buradan ifade etmek isterim ki; gerek ihracatçı birliklerimizde gerekse Dış Ticaret Müsteşarlığımızda sektörümüze daha büyük destek verilmesini bekliyoruz. Bu kapsamda özellikle İKMİB bünyesinde oluşturulabilecek ‘promosyon ve tanıtım ürünleri’ başlığı altında bir alt çalışma grubunun çok büyük faydalar sağlayacağına inanıyorum.

Değerli misafirler,

Gerek yurtiçinde gerekse de yurtdışında değişen şartlar ile birlikte biz sektör temsilcilerine iki çok önemli görev düşüyor kanaatindeyim. Bunlardan birincisi ülkemizin ihracat hedefleri doğrultusunda çalışmak ve yaptığımız üretim faaliyetlerini dış pazarları merkezimize alarak yapmak olmalıdır.

Önümüzdeki Ocak ayında Almanya Duesseldorf’ta düzenlenecek olan PSI ve Frankfurt’da düzenlenecek olan Paperworld Fuarları’nın, İstanbul Ticaret Odası tarafından milli katılım kapsamına alınmış olmalarını bu açıdan çok önemsiyoruz. Özellikle PSI Fuarı’nın sektör temsilcisi işletmelerimiz tarafından yakından takip edilmesini tavsiye ediyor ve İstanbul Ticaret Organizasyonu tecrübesi ile bu fuarlara yapılacak olan milli katılım fırsatının değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

İkinci olarak promosyon ürünlerinin, reklam mecraları arasında yükselen bir mecra olduğu bilinci ile sektörümüzün saygınlığının, gerek kamuda gerekse de özel sektörde artması yönünde çalışmalar yapmak ve sektörümüzün hak ettiği saygınlığı kazanması adına çaba harcamak durumundayız.

Promosyon Show İstanbul Fuar ve organizasyonun bu yönde atılmış çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bu yıl ilki düzenlenen PROMODESIGN Promosyon Ürünleri Tasarım Yarışması, sektörümüzün yeni ürün geliştirmeye dönük ihtiyacının karşılanması adına atılan çok önemli bir adım oldu. Bu çalışmaların devamının gelmesini gönülden arzu ediyoruz

Klasik fuar mantığının dar kalıplarına sıkışıp kalmadan oldukça farklı bir alternatif sağlayan bu organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen, sektör temsilcileri olarak bizlerin tüm istek ve taleplerini açık yüreklilikle yerine getirmeye gayret eden SKY Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Barış Göktürk’e ve ekibine teşekkür etmek istiyorum.

Promosyon Show İstanbul’un artık sektörel anlamda kendisini kanıtlamış bir organizasyon olduğunu büyük bir memnuniyetle görüyor, bundan böyle Promosyon Show markasının uluslararası bir marka olmasını temenni ediyor, bu organizasyonlarının yurtdışına da açılması gerektiğini düşünüyorum.

Sözlerime son verirken; yaklaşık altı aydan bu yana fuarımızın sektörel bir şölen haline gelmesi için çaba gösteren tüm PROMASİAD yönetim kuruluna, çalışma arkadaşlarıma ve üyelerimize teşekkür etmek isterim.
Katılımlarınız için siz değerli meslektaşlarıma, sivil toplum kuruluşu temsilcilerine teşekkür ediyor, fuar boyunca bereketli ve başarılı iş görüşmelerinin gerçekleşmesini temenni ediyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ömer KARATEMİZ – PROMASİAD Yönetim Kurulu Başkanı

Bu gönderiyi paylaş